kırk ayette kuran etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kırk ayette kuran etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14.10.14

Kırk Ayette Kur'an (Kartelalar 17)


Gerçekten bu Kur’an, en doğru yola iletir ve iyi işler mü’minlere büyük bir mükâfat olduğunu müjdeler.
(İsra, 17/9)

Bu Kur’an, bütün insanlığa yöneltilen açık bir mesaj, Allah’a karşı gelmekten sakınanları da doğru yola götüren bir rehber ve öğüttür.
(Âl-i İmran, 3/138)

Ey insanlar! Size Rabb’inizden kesin bir delil (olan Hz. Muhammed) geldi ve size apaçık bir nur (olan Kur’anı) indirdik.
(Nisa, 4/174)

Âlemlere bir uyarıcı olsun diye kuluna Furkan’ı (yani hakkı batıldan ayıran Kur’an-ı) indiren Allah yücelerin yücesidir.
(Furkan, 25/1)

(Ey Resûlüm!) de ki: “Bu Kur’an, muazzam bir mesajdır, ama siz ondan yüz çeviriyorsunuz.”
(Sâd, 38/67-68)

Kendilerine Kitab verdiğimiz kimseler, onu gereği gibi okur (ve hayatlarında uygularlar). İşte ona gerçek iman edenler bunlardır. Onu inkâr edenlere gelince, işte asıl kaybedenler de onlardır.
(Bakara, 2/121)

Eğer kulumuz (Muhammed’e) indirdiğimiz (Kur’andan) şüphede iseniz, o takdirde Allah’tan başka (bilgisine güvendiğiniz) şahitlerinizi de çağırın ve onun surelerinden bir benzerini getirin.
(Bakara, 2/23)

Her türlü hamd ve övgü, kuluna Kitab’ı indiren ve onda hiçbir yanlışlığa yer vermeyen Allah’a mahsustur.
(Kehf, 18/1)

Bu Kur’an, Allah’tan başkası tarafından ortaya konacak bir (söz) değildir. Ancak kendinden önceki (vahyin) doğrulanması ve Kitab’ın açıklanmasıdır. Onda hiçbir şüphe yoktur ve âlemlerin Rabb’inden gelmiştir.
(Yunus, 10/37)

(Ey Muhammed!) Biz sana Kitab’ı hakikatin ta kendisi olarak indirdik. Öyle ise sen de ihlâslı bir şekilde sadece Allah’a kulluk et.
(Zümer, 39/2)

Eğer Biz bu Kur’an-ı bir dağa indirseydik elbette sen Allah korkusundan o dağı boynunu eğerek paramparça olmuş görürdün. İşte Biz insanlara bu misalleri düşünsünler diye veriyoruz.
(Haşr, 59/21)

Elif Lâm Râ. Bu (Kur’an), sonsuz hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan Allah tarafından bütün yönleriyle ayetleri mükemmel hale getirilmiş, sonra da ayrıntılı bir şekilde açıklanmış Kitap’tır.
(Hud, 11/1)

Onlar hâlâ Kur’an-ı düşünüp anlamaya çalışmıyorlar mı? Eğer o, Allah’tan başkası tarafında (indirilmiş) olsaydı, mutlaka onda birçok çelişki bulurlardı.
(Nisa, 4/82)

Bu Kur’an, âyetlerini düşünsünler ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır.
(Sad, 38/29)

Onlar, hâlâ Kur’an-ı düşünmeyecekler mi? Yoksa kalplerinin üzerlerinde kilitler mi var?
(Muhammed, 47/24)

Böylece Biz o Kur’an-ı Arapça bir hüküm (kaynağı) olarak indirdik. Sana gelen bu ilimden sonra eğer onların heveslerine uyarsan, Allah’a karşı sana yardım edecek ne bir dost ne de bir koruyucu bulursun.
(Ra’d, 13/37)

Biz, Kur’an-ı senin dilinde (indirerek anlaşılmasını) kolaylaştırdık ki Allah’a karşı gelmekten sakınanları kendisiyle müjdeleyesin, inat eden bir topluluğu da uyarasın.
(Meryem, 19/97)

De ki: “Andolsun, insanlar ve cinler bu Kur’an’ın bir benzerini getirmek üzere toplansalar ve birbirlerine de destek olsalar, yine onun benzerini getiremezler.”
(İsa, 17/88)

Biz, bu Kitab’ı kullarımızdan seçtiklerimize miras olarak bahşettik: onlardan bazısı (günaha dalıp) kendilerine zulmeder, bazısı (doğru ile yanlış arasında) bir yol izler, bir kısmı da Allah’ın izniyle hayırlı işlerde başı çekenlerden olur: İşte bu en büyük fazilettir!
(Fatır, 35/32)

Biz, insanlara belli zaman aralıklarıyla okuyasın diye Kur’an’ı parçalara ayırdık ve onu bölümler halinde indirdik.
(İsra, 17/106)

İşte sana da, tarafımızdan bir ruh (olarak kalplere hayat veren Kur’an’ı) vahyettik. Oysa sen, Kitap nedir, iman nedir bilmezdin. Fakat biz onu, kullarımızdan dilediğimizi, kendisiyle doğru yola eriştireceğimiz bir nur haline getirdik. Şüphesiz ki sen doğru bir yola; göklerdeki ve yerdeki her şeyin sahibi olan Allah’ın yoluna iletirsin.
(Şûrâ, 42/52-53)

Şüphesiz, Allah’ın kitabını okuyanlar, namazlarını (devamlı ve dikkatli) kılanlar, kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden (Allah yolunda) gizli-açık (başkaları için) harcayanlar, asla zarar etmeyecek bir kazanç umabilirler.
(Fâtır, 35/29)

Bu Kur’an, bizim indirdiğimiz mübarek bir Kitap’tır. Şu halde ona uyun ve Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.
(En’am, 6/155)

…Sana bu Kitab’ı, her şey için bir açıklama, Müslümanlara bir rehber, bir rahmet kaynağı ve bir müjde olarak indirdik.
(Nahl, 16/89)

Ey insanlar! İşte size Rabb’inizden bir öğüt, kalplere bir şifa ve inananlar için bir rehber ve rahmet kaynağı (olan Kur’an) geldi.
(Yunus, 10/57)

Elif, Lâm, Râ. (Bu Kur’an), Rab’lerinin izniyle insanları karanlıktan aydınlığa, mutlak güç sahibi ve çokça övülen Allah’ın doğru yoluna götürmen için sana indirdiğimiz bir Kitap’tır.
(İbrahim, 14/1)

Elif Lâm Mîm. Bu (Kur’an), kendisinde hiçbir şüphe bulunmayan bir Kitap’tır, Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için de doğru yolu gösteren bir rehberdir.
(Bakara, 2/1-2)

(Ey Muhammed!) sana geçmiş kitapları tasdik eden, onlardaki doğruları muhafaza eden Kur’an’ı gerçeğin ta kendisi olarak Biz indirdik. Şu halde onların arasında Allah’ın indirdiklerine göre hüküm ver…
(Maide, 5/48)

Bu (Kur’an), kendisiyle uyarılmaları, Allah’ın tek ilah olduğunu bilmeleri ve akıl sahiplerinin öğüt almaları için insanlara yapılan bir bildiridir.
(İbrahim, 14/52)
(Ey Muhammed!) Biz sana Kitab’ı insanlar için hakikatin ta kendisi olarak indirdik. Kim doğru yola girerse, kendi yararına girer. Kim de ondan saparsa, ancak kendi zararına sapmış olur. Sen onlardan dolayı sorumlu değilsin.
(Zümer, 39/41)

Kur’an’ın ne önünden, ne de ardından batıl sokulabilir. (Çünkü o), sonsuz hikmet sahibi ve bütün övgülere layık olan Allah tarafından indirilmiştir.
(Fussilet, 41/42)

Allah, sözlerin en güzelini; (yani âyetleri güzellikte) birbirine benzeyen, (hüküm ve öğütleri) tekrarlanan bir kitap olarak (Kur’an’ı) indirmiştir. Rab’lerinden korkanların tenleri onun etkisiyle ürperir. Ardından tenleri ve kalpleri Allah’ın zikrine karşı yumuşar…
(Zümer , 39/23)

Biz onu, (daha iyi) anlayasınız diye Arapça bir Kur’an olarak indirdik.
(Yusuf, 12/2)

Andolsun biz, Kur’an’ı düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Peki, öğüt alacak yok mu?
(Kamer, 54/17)

Kur’an okunduğu zaman, ona kulak verip sessizce dinleyin ki size merhamet edilsin.
(A’raf, 7/204)

Böylece Biz onu Arapça bir Kur’an olarak indirdik ve onda ikazları tekrar tekrar açıkladık. Umulur ki onlar (bu sayede günahtan) korunurlar. Yahut o (Kur’an) kendileri için bir öğüt ortaya koyar.
(Tâhâ, 20/113)

Şüphesiz o Zikr’i (Kur’an’ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz.
(Hicr, 15/9)

Andolsun, Biz, bu Kur’an’da insanlar için her türlü misali değişik şekillerde açıkladık. Fakat insan (onları anlamadan) tartışmaya çok düşkündür.
(Kehf, 18/54)

Andolsun ki Biz, onu mübarek bir gecede indirdik. Şüphesiz biz insanları uyarmaktayız.
(Duhan, 44/3)

O, elbette çok değerli bir Kur’an’dır. Korunmuş bir kitaptadır. Ona, ancak tertemiz olanlar dokunabilir. Âlemlerin Rabbi’nden indirilmiştir.
(Vâkıa, 56/77-80)


*  *  *




Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...