7.12.14

Kütüb-i Sitte'den İlim İle ilgili Seçme Hadisler (Kartelalar - 35)

Aziz ve Celil olan Allah'ın benimle gönderdiği hidayet ve ilim yağmura benzer. Bu yağmur bir toprağa düşer ki, onun bir kısmı güzeldir. Suyu kabul eder, ot ve birçok çeşit de çimen bitirir. Bir kısmı da çoraktır. Suyu muhafaza eder, üzerinde tutar. Allah onunla da insanlara fayda verir. Ondan hem kendileri içerler, hem de hayvanlarını sularlar ve otlatırlar. Yine o yağmur öyle bir yere düşer ki, bu toprak düz ve kaypaktır; ne suyu tutar, ne de ot bitirir. Allah'ın dinini tam anlayıp da, benimle gönderdiği hidayet ve ilme ilgi duymayan ve Allah'ın benimle gönderdiği hidayeti kabul etmeyen kimse işte böyledir.

Hikmet(faydalı olan her hikmetli söz) mü'minin kaybolmuş malıdır. Nerede bulursa onu almaya mü'min, herkesten daha lâyıktır (Mü'min hikmete başkasından daha çok sahip çıkmalıdır)

Allah iyilik dilediği kimselere dini meselelerde derin bir anlayış verir.

Bir alimin abide olan üstünlüğü; benim, sizin en aşağı mertebede olanınıza üstünlüğüm gibidir. Hiç şüphesiz ki, Allah, melekler, yerde ve gökte bulunanlar, yuvasındaki karıncadan sudaki balığa varıncaya kadar her şey insanlara hayrı, iyiliği öğreten kimseye dua ve istiğfar eder.

Şeytana, bir din alimini kandırmak, bin abidi(ilim sahibi olmadan devamlı ibadetle meşgul olan kimse) kandırmaktan saha zordur.

Kim ilim öğrenmek maksadıyla yola koyulursa, Allah o kimseye Cennet yolunu kolaylaştırır.

İki vasıf vardır ki bunlar münafıkta bir araya gelmez : güzel simâ ve dini konularda derin anlayış.

Mü'min, Cennete kavuşuncaya kadar, kulağına gelen hayırlı söz ve hikmete doymaz.

Burada bulunanlar duyduklarını bulunmayanlara ulaştırsın. Çünkü burada bulunmadığı halde, sözlerimi daha ziyade muahafaza edip tatbik edenler çıkabilir.

Kıyamet günü üç grup insan şefaat eder: peygamberler, sonra alimler, sonra da şehitler.

Allah'ın kitabını okumak ve ders yaparak onu mütalâa maksadıyla Allah'ın evlerinden birinde veya başka bir yerde bir araya gelen cemaate, muhakkak ki, Allah gönül huzuru verir. Onları rahmet ve lütfuna boğar. Melekler onların etrafını sarar ve Allah onları yanında (Mele-i Âlâda) bulunanların huzurunda överek anar.

İki şeye daha ziyade gıpta edilir: (1) Bir kimse ki, Allah kendisine mal mülk ihsan etmiş, bunu Allah yolunda harcar, (2) diğer bir kimse ki, Allah kendisine ilim ve hikmet vermiş, o da bununla amel ettiği gibi başkalarına da öğretir.

Bizden bir söz işitip de bunu başkalarına ulaştıran kimsenin Allah yüzünü aydınlatsın. Çünkü, kendisine benim sözüm nakledilenlerden bazıları, bu sözü işitip anlatanlardan daha ziyade onu kavrayabilir.

Allah rızasından başka bir maksat için ilim öğrenen kimse Cehennemdeki yerine hazırlansın.

Kıyamet gününde en şiddetli azaba uğrayacak olanlar ilmi kendisine ve başkasına fayda vermeyen alimlerdir.

Benden duyduğunuz, bir ayet dahi olsa, başkalarına anlatınız.

Allah'ın, senin vasıtanla bir kişiyi hidayete erdirmesi, senin için kırmızı develeri sadaka vermekten (o günün toplumu nazarında en kıymetli mal kırmızı develerdi) daha hayırlıdır.

İlim öğrenmek her müslümanın üzerine farzdır. Layık olmayanlara ilim öğreten, domuzların boynuna cevher, inci ve altın gerdanlık takan kimseye benzer.

Kıyamet günü alimlerin mürekkebi ile şehitlerin kanları tartılır. Alimlerin mürekkebi şehitlerin kanlarından üstün gelir.

İlim tahsili için yola çıkan kimse dönünceye kadar Allah yolunda demektir.

Faydası olmayan ilim, Allah yolunda harcanmayan hazine gibidir.

İlim islamın hayatıdır, imanın direğidir. İlim öğrenen kimsenin mükafatını, Allah, tam tamına verir. Bir kimse öğrenir ve öğrendikleriyle amel ederse, Allah Teâlâ bilmediklerini de öğretir.

Allahım, öğrettiğin ilimden beni faydalandır. Faydalanacağım şeyleri bana öğret. İlmimi arttır. Bulunduğum her hal için Allah'a hamd olsun.

Allahım! Fayda vermeyen ilimden, kabul edilmeyen duadan, korkmayan kalpten ve doymayan nefisten Sana sığınırım.

İlimle meşgul iken uyumak, cahil olarak namaz kılmaktan daha hayırlıdır.

"Cennet bahçelerine uğradığınız zaman orada oturunuz." Sahabîler, "ya Resulallah, Cennet bahçesi nedir?" diye sordular . Resulullah (s.a.v) şöyle cevap verdi : "İlim meclisleridir."

Bu din ilmi dinin ta kendisidir. Öyle ise onu kimden öğrendiğinize dikkat ediniz.

Kötü alimler Cehennemin köprüleridir.

İlim öğreniniz, çünkü Allah için ilim öğrenmek, Allah'tan korkmayı netice verir. İlme çalışmak ibadettir. Müzakeresi, mütalaası tesbihtir. İlmi araştırma yapmak ise, cihaddır.

Kıyamet Günü insanlar arasında en çok pişman olacaklardan biri, dünyada iken ilim öğrenme imkanına sahip olduğu halde öğrenmeyen kimsedir. Diğeri ise, ilim öğrenmiş, fakat kendisi dışındaki herkes bu ilimden faydalanmıştır.

Kim, Allah rızası için öğrenilmesi gereken bir ilmi dünya menfaati için öğrenirse, Kıyamet Günü Cennet kokusunu duyamaz.

En üstün sadaka, bir Müslümanın ilim öğrenmesi ve sonra da öğrendiği ilmi Müslüman kardeşine öğretmesidir.
İlim öğreniniz. İlmi de tevazu, ciddiyet, vakar ve istikamet için öğreniniz. İlminden istifade ettiğiniz kimselere de hürmet ediniz.
İnsan öldüğü zaman üç şeyin dışında bütün amellerinin sevabı kesilir. Bunlar, şunlardır : (1) insanlığa faydası devam edip giden eseri (2) insanların faydalandığı ilim, (3) kendisine hayır dua eden iyi bir evlat.

Alim, ilim ve amel Cennettedir. Eğer alim bildikleriyle amel etmezse, ilim ve amel Cennette alim ise Cehennemde olur.

Ya ilim öğreten, ya ilim öğrenen, ya dinleyen veya bunları seven ol. Sakın beşincisi olma! Yoksa helak olursun.

İlim öğreten ve öğrenen, aynı sevabı kazanır.

Her kim ilim öğrenirse, geçmiş günahlarına kefaret olur.

İnsan ömrünü nerede tükettiği, ilmini ne maksatla kullandığı, malını nerede kazanıp nerede harcadığı ve bedenini nerede yıprattığı (Mahşer Gününde) sorulup, hesaba çekilmedikçe, ayakları (Allah'ın huzurundan) hiçbir yere kımıldayamaz.

Ancak hayırlı bir leyi öğrenmek ve öğretmek maksadıyla benim mescidime gelen kimse, Allah yolunda çalışan mücahidin mertebesindedir. Bunun dışında bir maksatla mescide gelen kimse de, başkasının mallarına bakıp da bir fayda görmeyen kimse durumundadır.

Her kime bildiği bir mesele sorulur, o da bunu söylemeyip gizlerse, Allah ona Kıyamet Gününde ateşten bir gem vurur.

Ne alimlere karşı övünmek, ne cahillerle münakaşa etmek ve ne de meclislerin en seçkin köşelerinde yer almak için ilim tahsil etmeyiniz. Kim böyle yaparsa Cehenneme müstehak olur. Cehenneme müstehak olur.

Allah ilmi insanların kafalarından çekip çıkarmak suretiyle değil, aralarından alimleri almak suretiyle kaldırır. Neticede, hiçbir alim kalmayınca da insanlar, cahilleri başa geçirerek, meselelerini onlara sorarlar. Onlar da, bilmeden fetva verdikleri için, kendileri sapıttıkları gibi, başkalarını da sapıklığa düşürürler.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...